Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararlarının Denetimi

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararlarının Denetimi

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararlarının Denetimi

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararlarının Denetimi

  • İhaleye Fesat Karıştırma Suçundan Kurulan Mahkumiyet- Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması-Açıklanması geri bırakılan hükmün içeriğine ilişkin olan hukuka aykırılıkların kanun yararına bozma yasa yoluyla denetlenme olanağı bulunmadığı .

  • Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin itiraz konusunda denetime elverişli bir karara varılarak inceleme yapılmaması halinde bu hususta kanun yararına bozma yasa yoluyla denetim yapılabileceği hakkına.

 

Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin 25.11.2021 tarihli kararı:

“…DAVA : İhaleye fesat karıştırma suçundan sanıklar ..., ...'ın beraatlerine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin 10/01/2012 tarihli ve 2011/21 Esas, 2012/1 Sayılı kararının katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzere Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 30/01/2018 tarihli ve 2014/1245 Esas, 2018/303 Karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama neticesinde sanıkların 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 235/5. maddesi delaletiyle 235/3-b ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 27/06/2019 tarihli ve 2018/48 esas, 2019/202 Sayılı kararı ile anılan karara karşı sanıklar ... ve ... müdafileri tarafından yapılan itirazların reddine ilişkin ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 24/09/2019 tarihli ve 2019/407 Değişik iş sayılı Kararının;

Dosya aslının, diğer sanık yönünden temyiz incelemesi için Yargıtay'da olduğu anlaşılmakla onaylı dosya sureti üzerinde yapılan incelemede;

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 Sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği nazara alınarak yapılan incelemede;

Dosya kapsamına göre, sanıkların üzerine atılı suç için 5237 Sayılı Kanun'un 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının 8 yıl olduğu, suç tarihinde işlemeye başlayan bu sürenin iddianame tanzimi sonrasında sanıkların savunmalarının alındığı 12/04/2011 tarihinde kesildiği ve yeniden işlemeye başladığı, mahkemece verilen beraat kararı ve Yargıtay bozma kararının zamanaşımını kesen nedenlerden olmadığı cihetle, dava zamanaşımının son kez kesildiği 12/04/2011 tarihinden 27/06/2019 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına kadar, 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek, kamu davasının düşürülmesi yerine yazılı şekilde sanıkların cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde, ayrıca anılan karara itiraz edenler yönünden mercince itirazın bu nedenle kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,

Kabule göre de, somut olayda ... 1. Ağır Ceza Mahkemesince 11/10/2007 tarihinde gerçekleştirilen ihale ile alımı yapılan transport monitörlü defibrilatör cihazına ilişkin hazırlanan teknik şartnamede ... model cihazın somut özelliklerinin tarif edilmek suretiyle, piyasada bulunan diğer firma ya da şahısların ihaleye girmesine engel olunduğu ve rekabet şartlarının engellendiği gerekçesiyle anılan teknik şartnameyi hazırlayanların mahkumiyetine karar verilmiş ise de, anılan teknik şartnamenin sanıklardan yalnızca ... tarafından hazırlandığının anlaşılması karşısında diğer sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanıkların cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde, ayrıca merci ... 2. Ağır Ceza Mahkemesince itiraz hakkında yalnızca şekil şartları yönünden yapılan inceleme sonucunda itirazın reddine karar verilmiş ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 22/01/2013 tarih ve 2012/10-534 esas, 2013/15 Sayılı kararı uyarınca itirazın hem maddi hem hukuki yönden ele alınması ve her yönden hukuka uygunluğunun denetlenmesi gerektiği cihetle, itiraz mercinin esasa ilişkin inceleme yapabileceği nazara alındığında, anılan karara itiraz eden sanık ... yönünden mercince itirazın bu nedenle de kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 08/04/2021 gün ve 94660652-105-24-9164-2020-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte gönderilmekle gereği düşünüldü:

KARAR : Dairemizin 18/03/2021 tarihli ve 2020/4816 Esas, 2021/1239 Sayılı Kararından sonra dosya aslının mahalline gönderildiği, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 24/09/2019 tarihli ve 2019/407 Değişik iş sayılı Karar ile sanıklar ... müdafilerin itirazlarının değerlendirildiği, hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara itiraz etmeyen sanık ... hakkında değerlendirme yapılmadığı, kanun yararına bozma yasa yolu ile itiraz üzerine verilen merci kararına yönelik inceleme yapılabileceği gözetilerek yapılan incelemede;

YCGK'nın 22/01/2013 tarihli ve 2013/15 Sayılı Kararında belirtildiği üzere, itiraz merci inceleme sırasında sadece CMK'nin 231. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği hususuyla sınırlı bir inceleme yapmayarak, incelenen kararın hem maddi hem de hukuki yönünü ele alarak hukuka uygunluğunu denetleyecektir. Bunun, suçun sübutu, vasıf değişikliği, zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği gibi konuları da içerdiği nazara alınıp, mercince gerekçeleriyle itiraz konusunda denetime elverişli bir karara varılarak itiraz yerinde görülür ise itiraz konusunda karar verilerek dosyanın yargılamayı yapan asıl mahkemesine gönderilmesi gerektiği,

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 29/06/2010 tarihli ve 2010/70 Esas, 2010/159 Sayılı Kararında da belirtildiği üzere; ...Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının itiraz yasa yoluna tabi bulunması nedeniyle, gerek itiraz edilerek gerekse itiraz edilmeksizin kesinleşmesi halinde, olağanüstü bir yasa yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceğinde kuşku bulunmamaktadır. Ancak, kanun yararına bozma yasa yolunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, 5271 Sayılı Kanun'un 231. maddesinin 5-14. fıkralarındaki koşullar kapsamında denetlenerek, somut olayda hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının bulunup bulunmadığı, ceza miktarı, daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkumiyet, zararın giderilip giderilmediği, suçun İnkılap Yasasında belirtilen suçlardan bulunup bulunmadığı, Askeri Ceza Yasası ile 15 yaşından büyükler açısından 3713 Sayılı Kanun kapsamındaki suçlardan olup olmadığı ve denetim süresinin doğru tayin edilip edilmediği gibi hususlara ilişkin hukuka aykırılıklar nedeniyle bozulabilecektir. Burada unutulmaması gereken husus, bu yasa yolunda denetlenenin hüküm olmayıp hükmün üzerine inşa edilmiş olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğudur.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının dayanağını oluşturan mahkumiyet hükmü ise; hükmün açıklanması, düşme kararının verilmesi veya yeni bir mahkumiyet hükmünün tesisinden sonra temyiz incelemesine konu olabilecek ve ancak bu aşamadan sonra temyiz yasa yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde, koşulları bulunduğu takdirde kanun yararına bozma yasa yolu ile denetlenebilecektir.

SONUÇ : Görüldüğü gibi hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıklar ancak hükmün hukuken varlık kazanması halinde olağan ve olağanüstü yasa yolları denetimine konu olabileceğinden, henüz hukuken varlık kazanmayan bir hükmün ne olağan ne de olağanüstü yasa yolu denetimine konu edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verildiği ahvalde hükmün içeriğine dahil bulunan hukuka aykırılıkların, kanun yararına bozma yoluyla denetlenmesi olanağı bulunmamaktadır. Yasa koyucu, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının üzerine inşa edildiği mahkumiyet hükmünün olağan yasa yolu olan temyizen incelenmesini dahi yasaklamışken, henüz doğmamış bu hükümdeki hukuka aykırılıkların olağan denetim süreci sonlanmadan, olağanüstü bir yol olan kanun yararına bozmayla denetlenebileceğini kabul etmek, yasa yollarında hakim olan temel ilkelere açıkça aykırılık oluşturacağı gibi temyiz ve kanun yararına bozma yasa yollarının gerek başvuru koşulları gerekse sonuçlarındaki farklılıklar ile kanun yararına bozma kurumunun konuluş amacı nazara alındığında ileride telafisi mümkün olmayan sorunlara da yol açabileceği aşikar olup, bu itibarla, açıklanması geri bırakılan hükmün içeriğine ilişkin olan hukuka aykırılıkların kanun yararına bozma yasa yoluyla denetlenme olanağının bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanıklar ..., ... haklarında ... 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 27/06/2019 tarihli ve 2018/48 Esas, 2019/202 Sayılı Karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara sanıklar ... müdafilerin itiraz ettiği nazara alınarak bu sanıklar yönünden itiraz mercince gerekçeleriyle itiraz konusunda denetime elverişli bir karara varılarak inceleme yapılması gerektiği gerekçesiyle kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin bu yönden kabulüyle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 24/09/2019 tarihli ve 2019/407 Değişik iş sayılı Kararın CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin mercince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE, 25.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

* Yargı mercileri tarafından verilen kararlar yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine ve olayın özelliklerine göre verilen kararlar olup; kararların emsal karar olarak uygulanıp uygulanmayacağı her somut olay özelinde ayrıca değerlendirilmelidir. Kapsamlı değerlendirme ve benzer içtihat örnekleri için ilgili departmanımız ile iletişime geçiniz.

Paylaş:

Emsal Kararlar

Yeni Eklenenler

Sosyal Medyada Biz

error: Özderin Avukatlık Bürosu - Ankara - Uzman Kadromuza ulaşmak için lütfen arayınız ! 0312 428 03 13