İdari Yargı Mercilerinin Hukuka Aykırı Düzenlemeyi İhmal Etme Yetkisi

İdari Yargı Mercilerinin Hukuka Aykırı Düzenlemeyi İhmal Etme Yetkisi

İdari Yargı Mercilerinin Hukuka Aykırı Düzenlemeyi İhmal Etme Yetkisi

İdari Yargı Mercilerinin Hukuka Aykırı Düzenlemeyi İhmal Etme Yetkisi

2577 sayılı İYUK’un 7. Maddesiyle idari yargı mercilerine, bireysel işlemlerin yargısal denetiminde, bu işlemlerin dayanağı ikincil nitelikteki düzenleyici işlemleri ihmal etme yetkisi verildiği,

4734 sayılı Kanun'un 56. maddesinin ikinci fıkrasını daraltması nedeniyle, dayanağı kanuna aykırı olan İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik'in 8. maddesinin onuncu fıkrasının ihmâl edilerek Kanun'un 56. maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde inceleme yapılması gerektiği,

İtirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen iddiaların şikâyet başvurusunda ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın incelenmesi gerektiği,

İtirazen şikâyet başvurusunun şekil yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı hakkında.

Ankara 24. İdare Mahkemesinin 22.02.2023 tarihli kararı :

 

Davacı tarafından itirazen şikayet başvurusunda birinci iddia olarak; "(Bolu-Sebeni)Ayr. -Kıbrısçık Yolunun Km:28+500-33+000 Arası Toprak İşleri, Sanat Yapıları ve Üstyapı İşleri Yapım İşi"nin 01.09.2022 tarihinde Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü tarafından ihale edildiği, 06.10.2022 tarihinde gönderilen kesinleşen ihale kararının aynı gün kendilerine tebliğ edildiği, ancak aşırı düşük teklif açıklamaları uygun bulunan Suryol İnşaat Madencilik Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Maktaş Tarım Ürünleri Elekt. Üretim Pazarlama İnş. Gıda Petrol San. Tic. A.Ş. ve Orak Altyapı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiği, ortağının iş deneyimini kullanan bahse konu firmaların EKAP'a yaptıkları bilgi ve doküman girişlerinin ortaklık oranlarının ispatı açısından yeterli olmadığı, EKAP'a kaydedilen yönetim kurulu karar defterlerinin ortaklık oranlarının belirlenmesi ile ilgili olmadığı, bu nedenle ortaklık oranının tevsik edilememesi nedeniyle isteklilerin tekliflerinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiğine" ilişkin yeni bir iddiada bulunulduğu, ancak davalı idare tarafından anılan iddianın idareye verilen şikâyet dilekçesinde yer almadığı ve bu nedenle itirazen şikâyet kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, diğer taraftan uyuşmazlık konusu olan iddiaların bunu ileri süren istekli tarafından iddia konusu hususun farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gerektiği tarihi izleyen 10 gün içerisinde bu iddiaları incelemek ve sonuçlandırmakla yetkili makamlar nezdinde ileri sürülmesi de gerektiğinden hareketle, uyuşmazlığa konu hususun 06.10.2022 tarihini izleyen günden itibaren on gün içinde idareye şikâyet başvurusunda bulunması gerekirken, bu süre geçtikten sonra 31.10.2022 tarihinde itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğundan bahisle davacının bu iddiasının süre yönünden de reddedildiği anlaşılmaktadır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinin dördüncü fıkrasında, "Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması, bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz." kuralı yer almakta olup, bu kuralla idari yargı mercilerine, bireysel işlemlerin yargısal denetiminde bu işlemlerin dayanağı ikincil nitelikteki düzenleyici işlemleri ihmâl etme yetkisi tanınmıştır. Bu kapsamda, 4734 sayılı Kanun'un 56. maddesinin ikinci fıkrasını daraltması nedeniyle, dayanağı kanuna aykırı olan İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik'in 8. maddesinin onuncu fıkrasının ihmâl edilerek Kanun'un 56. maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde inceleme yapılması gerekmektedir.

Aktarılan mevzuatın değerlendirilmesinden, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 4734 sayılı Kanun'un 21. maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hâllerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunulacağı; öte yandan, 4734 sayılı Kanun'un 56. maddesinin lafzından, başvuru sahibinin iddialarından sadece şikâyet başvurusunda yer alan iddiaların anlaşılamayacağı, şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularında yer alan tüm iddiaların Kurum tarafından incelenmesinin gerektiği, başka bir anlatımla, itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen iddiaların şikâyet başvurusunda ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, davacının, şikâyet başvurusunun reddi üzerine 4734 sayılı Kanun'da öngörülen şekil ve usul kurallarına uygun olarak itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu görüldüğünden, davacının itirazen şikâyet başvurusunun bu iddia yönünden incelenmesi gerekirken, bu iddianın şikâyet başvurusunda ileri sürülmediği gerekçesiyle itirazen şikâyet başvurusunun şekil yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, şikâyet başvurusunda ileri sürülmemiş olsa dahi itirazen şikâyet başvurusunda yer alan hususların incelenmesi gerektiği göz önüne alındığında, 14.10.2022 tarihli şikâyet başvurusunun idarenin 21.10.2022 tarihli işlemi ile reddi üzerine 31.10.2022 tarihinde (süresi içinde) yapılan itirazen şikâyet başvurusu süresinde olduğundan, dava konusu Kurul kararının başvurunun süre yönünden reddine ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmamaktadır." gerekçesiyle "dava konusu Kurul kararının 1. iddia yönünden iptaline, 2,9,12. iddialar yönünden ise davanın reddine" karar verilmiştir.

* Yargı mercileri tarafından verilen kararlar yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine ve olayın özelliklerine göre verilen kararlar olup; kararların emsal karar olarak uygulanıp uygulanmayacağı her somut olay özelinde ayrıca değerlendirilmelidir. Kapsamlı değerlendirme ve benzer içtihat örnekleri için ilgili departmanımız ile iletişime geçiniz.

Paylaş:

Emsal Kararlar

Yeni Eklenenler

Sosyal Medyada Biz

error: Özderin Avukatlık Bürosu - Ankara - Uzman Kadromuza ulaşmak için lütfen arayınız ! 0312 428 03 13