Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi

Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi

Yabancı Mahkeme Kararının Tenfizi

T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2004/12285 K. 2004/13680 T. 22.11.2004 • TENFİZ TALEBİ ( Hollanda Rotterdam Mahkemesi Tarafların Boşanmasına Ve Velayetin Birlikte Kullanılmasına Karar Vermesi - Türk Kanunlarına Aykırı Olması/Talebin Velayet Hariç Boşanma Açısından Kabul Edileceği ) • YABANCI MAHKEME KARARI ( Tarafların Boşanmasına Ve Velayetin Birlikte Kullanılmasına Karar Vermesi - Türk Kanunlarına Aykırı Olması/Tenfiz Talebinin Velayet Hariç Boşanma Açısından Kabul Edileceği ) • KISMİ TENFİZ ( Hollanda Rotterdam Mahkemesi Tarafların Boşanmasına Ve Velayetin Birlikte Kullanılmasına Karar Vermesi - Türk Kanunlarına Aykırı Olması/Tenfiz Talebinin Velayet Hariç Boşanma Açısından Kabul Edileceği ) • BOŞANMA VE VELAYET ( Hollanda Rotterdam Mahkemesi Tarafların Boşanmasına Ve Velayetin Birlikte Kullanılmasına Karar Vermesi - Türk Kanunlarına Aykırı Olması/Tenfiz Talebinin Velayet Hariç Boşanma Açısından Kabul Edileceği ) • VELAYETİN BİRLİKTE KULLANILMASI ( Yabancı Mahkemenin Verdiği Bu Kararın Türk Kanunlarına Aykırı Olduğu - Tenfiz Talebin Velayet Hariç Kesinleşen Boşanma Açısından Kabul Edileceği ) 2675/m.36,37,38/c,40 4721/m.336 ÖZET : Davacı yabancı mahkemeden verilen boşanmaya ilişkin kararın tenfizini istemiştir. Hollanda Rotterdam mahkemesi tarafların boşanmalarına karar vermiş ve karar 24.10.2003'de kesinleşmiştir. Tenfizi istenilen ilamda 1989 doğumlu Volkan ile 1991 doğumlu Berkan'ın velayeti ana babanın her ikisi üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Yabancı mahkemenin çocukların velayetini yazılı şekilde düzenlemesi Türk Medeni Kanununa aykırıdır. ( MÖHUK. mad. 38/c ) Bu nedenlerle mahkemenin velayet düzenlemesine yönelik tenfiz isteğini reddetmesinde isabetsizlik yoktur. Yabancı ilamın kısmen tenfizine karar verilmesi imkan dahilindedir. Mahkemece, yabancı ilamın boşanmaya yönelik bölümünün tenfizine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile isteğin tümünün reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Davacı yabancı mahkemeden verilen boşanmaya ilişkin kararın tenfizini istemiştir. Hollanda Rotterdam mahkemesi tarafların boşanmalarına karar vermiş ve karar 24.10.2003'de kesinleşmiştir. Tenfizi istenilen ilamda 1989 doğumlu Volkan ile 1991 doğumlu Berkan'ın velayeti ana babanın her ikisi üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. 1- Evlilik devam ettiği sürece ana-baba velayeti birlikte kullanırlar. Boşanma ve ayrılığa karar verilmesi halinde hakim velayeti eşlerden birine vermek zorundadır. ( TMK. md.336 ) Velayetin düzenlenmesi kamu düzeni ile ilgilidir. Yabancı mahkemenin çocukların velayetini yazılı şekilde düzenlemesi Türk Medeni Kanununa aykırıdır. ( MÖHUK. mad. 38/c ) Bu nedenlerle mahkemenin velayet düzenlemesine yönelik tenfiz isteğini reddetmesinde isabetsizlik yoktur. 2- Yabancı ilamın kısmen tenfizine karar verilmesi imkan dahilindedir. ( MÖHUK. md.40 ) Rotterdam mahkemesinden verilen boşanma ilamı kesinleşmiştir. 2675 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Yasanının 36, 37, 38. maddelerinin aradığı şartlar gerçekleşmiştir. Mahkemece, yabancı ilamın boşanmaya yönelik bölümünün tenfizine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile isteğin tümünün reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, kararın bozma kapsamı dışında kalan yönlerine ilişkin temyiz itirazlarının ise 1. bentte belirtilen nedenle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.11.2004 gününde oyçokluğuyla karar verildi. MUHALEFET ŞERHİ : 2675 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Yasanın 38/c maddesi yabancı mahkeme ilamının kamu düzenine açıkça aykırı olması halinde tenfiz isteğinin kabul edilemeyeceğini hükme bağlamıştır. A ) Tanıma veya tenfize karar veren hakim, yabancı kararın doğru olup olmadığını inceleme yetkisi bulunmamaktadır. Yabancı kararda uygulanmış olan usul hükümleri ve maddi hukuki tespitler inceleme dışında tutulmalıdır. Yabancı ilamın anayasa ile düzenlenen temel hak ve hürriyetlere, milletlerarası hukukta kabul edilen temel prensiplere, adil yargılama ve savunma hakkına, genel ahlaka, Türk Hukuk düzeninin temelini teşkil eden ve devletin vazgeçemeyeceği ilkelerine aykırı olması halinde kamu düzenine aykırılıktan söz edilebilir. Maddede bu durum açıkça sözcüğü ile ifade edilmiştir. Yabancı mahkemenin Türk Hukukunun emredici hükümlerini dikkate almaması yahut yanlış uygulanması başlı başına tenfiz veya tanıma isteğinin reddine sebep teşkil etmez. Hollanda'nın Rotterdam Mahkemesi hem Türk, hem de Hollanda vatandaşı olan tarafların boşanmalarına karar vermiş; 30.03.1989 doğumlu Volkan ile 7.1.1991 doğumlu Berna'nın velayetinin ana ve babada müşterek olduğuna işaret etmiş, ancak anne yanında olduğu anlaşılan küçüklerle baba arasında iki haftada bir hafta sonunda yaz tatillerinde, bayram ve doğum günlerinde baba ile kişisel ilişki kurmuş, çocuklar yararına da iştirak nafakası takdir etmiştir. Boşanma sonucu yabancı mahkemenin çocukların velayetinin ana-babaya birlikte verilmesi Türk Medeni Kanununun 336. maddesine uygun bulunmamakla beraber, hüküm ve sonuçları itibarıyla özellikle kişisel ilişki ve küçükler yararına takdir edilen iştirak nafakası yönünden uyum arzetmektedir. Yabancı mahkemenin velayet düzenlemesine yönelik bölümü teknik manada kesin hüküm özelliğini taşımamakta değişen şartlar karşısında değiştirilmesi de imkan dahilindedir. B ) Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin Tesisine İlişkin Avrupa Sözleşmesini ülkemiz de kabul etmiş, yabancı hukukun kamu düzeninin müdahalesi zorlaştırılmış ve asgari seviyeye indirilmiştir. Sözleşmenin 9 ve 10. maddelerinde tanıma ve tenfizin ret sebepleri sayılmış, karar sonuçlarının talep edilen devletin aile ve çocuk hukukunun temel ilkeleriyle açıkça bağdaşmaması halinde isteğin reddedilebileceği vurgulanmıştır. Velayetin anne ve babaya birlikte verilmesi Türk Hukuk tatbikatına uygun olmamakla birlikte vurgulandığı gibi Türk kamu düzenine açıkça aykırılıkta teşkil etmez. Açıklanan sebeplerle de, velayet ve onun ayrılmaz parçasını oluşturan nafaka ve kişisel ilişkiye yönelik tenfiz isteği de kabul edilmelidir. Gösterilen nedenle değerli çoğunluğun kararlarının birinci bendine iştirak edilmemiştir.

Paylaş:

Emsal Kararlar

Yeni Eklenenler

Sosyal Medyada Biz

error: Özderin Avukatlık Bürosu - Ankara - Uzman Kadromuza ulaşmak için lütfen arayınız ! 0312 428 03 13