Fikriye AYTİN ve Diğerleri Kararına İlişkin Basın Duyurusu
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü tarafından bireysel başvurulara ilişkin verilen ve 12/5/2015 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Fikriye Aytin ve Diğerleri (B. No: 2013/6154) kararında oybirliğiyle Anayasa’nın 26. ve 38. maddelerinin ihlal edildiğine karar vermiştir. İfade özgürlüğünün demokrasinin işleyişi için yaşamsal önemine dikkat çeken Anayasa Mahkemesi, ifadenin iletilmesinde kullanılan dilin de ifade özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olduğuna işaret etmiş, iptal edilen bir kanun hükmüne dayanılarak başvurucuların cezalandırılmasının, müdahalenin kanunilik şartını sağlamadığı gerekçesiyle ifade özgürlüğü ile suç ve cezaların kanuniliği ilkesini ihlal ettiği sonucuna varmıştır. |
Başvurucular; Fikriye Aytin, Ali Şimşek ve Sevi Demir’dir. Başvuru, ifade özgürlüğü ile suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlal edildiği iddiaları hakkındadır.
OlaylarOlayların geçtiği tarihte başvuruculardan Fikriye Aytin Lice İlçe Belediye Başkanı; Ali Şimşek, Demokratik Toplum Partisi (DTP) Diyarbakır İl Başkanı ve Sevi Demir ise DTP Kadın Meclisi üyesidir.
2009 yılında yapılan yerel seçimler öncesinde DTP’nin Lice ilçesinde yaptığı aday tanıtım toplantısında başvurucuların Kürtçe konuşmalar yapmaları üzerine Lice Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmış ve başvurucuların cezalandırılmaları için kamu davası açılmıştır. Başvurucular hakkındaki yargılamanın devam ettiği sırada Anayasa Mahkemesi, 2012 yılında verdiği bir kararla siyasi partilerin faaliyetlerinde Türkçeden başka dil kullananların cezalandırılmasına ilişkin 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 117. maddesini iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararına rağmen Lice Asliye Ceza Mahkemesi yargılamaya devam ederek 2013 yılında, başvurucuların ayrı ayrı beşer ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. Başvurucuların itirazları reddedilmiş, karar 2013 yılında kesinleşmiştir.
İddialar Başvurucular, DTP’nin Lice ilçesinde yaptığı aday tanıtım toplantısında Kürtçe konuşmalar yaptıkları için 2820 sayılı Kanun’un 117. maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği halde cezalandırılmalarının, ifade özgürlüğü ile suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlali niteliğinde olduğunu ileri sürmüşlerdir. Mahkemenin değerlendirmesi İfade özgürlüğü yönündenİfade özgürlüğünün demokrasinin işleyişi için yaşamsal önemine dikkat çeken Anayasa Mahkemesi, ifadenin iletilmesinde kullanılan dilin de ifade özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olduğuna işaret etmiştir. Mahkeme, başvurucuların Kürtçe konuşma yapmaları nedeniyle cezalandırılmalarının ifade özgürlüğüne müdahale olduğu sonucuna varmış ve müdahalenin kanunilik şartını sağlamadığı gerekçesiyle Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir.
Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi yönündenAnayasa Mahkemesi, başvurucuların yürürlükte olmayan bir kanun hükmüne dayanılarak cezalandırılmalarının, Anayasa’nın 38. maddesinde güvence altına alınan “suç ve cezaların kanuniliği” ilkesini ihlal ettiği sonucuna ulaşmıştır.
Bu basın duyurusu Genel Sekreterlik tarafından kamuoyunu bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup bağlayıcı değildir. |
* Yargı mercileri tarafından verilen kararlar yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine ve olayın özelliklerine göre verilen kararlar olup; kararların emsal karar olarak uygulanıp uygulanmayacağı her somut olay özelinde ayrıca değerlendirilmelidir. Kapsamlı değerlendirme ve benzer içtihat örnekleri için ilgili departmanımız ile iletişime geçiniz.