B. Vekâletin geçici olarak devam etmesinin şartları
Borçlar Kanununun 397/2’de düzenlenmiş bulunan geçici iş görme yükümlülüğü, sadakat (vefa) borcundan çıkan ve kanuna dayanan bir iş görme borcudur. Bu gibi zararların önüne geçilmesi amacıyla benimsenmiş bulunan geçici vekâletin devamı bazı şartların varlığına bağlanmıştır. Şöyle ki:
Öncelikle, vekâletin sona ermesi müvekkilin menfaatlerini tehlikeye koymalıdır; başka bir deyimle, vekâletin vakitsiz sona ermesi nedeniyle gerekenin yapılmaması, müvekkil veya mirasçılar için bir zarar doğması olasılığına yol açmalıdır. Müvekkil veya mirasçılar için teknik anlamda bir zorunluluk halinin ortaya çıkması ise şart değildir. Onların menfaatlerinin tehlikeye düşürülmüş olması yeterli kabul edilmelidir.[90] Nitekim Avusturya MK’nın 2025’inci paragrafında bu husus “gecikmeye tahammülü olmayan işler” deyimiyle karşılanmaktadır. Vekilin vekâlete geçici olarak devam etme mükellefiyetinin doğması için, vekâletin son bulması ile görülen işin ortada kalması, müvekkilin menfaatlerinin tehlikeye düşmesi ve müvekkil için bir zarar doğması ihtimalinin ortaya çıkması yeterlidir.
Tandoğan’a göre, müvekkil bakımından teknik olarak zorunluluk durumunun ortaya çıkması şart olmayıp, menfaatlerin tehlikeye düşmesi yeterlidir. Bu nedenle yalnızca vadeli işler değil, ticarî nitelikte işler özellikle de borsa işlemleri bu niteliktedirler. Kanunun anılan maddesiyle amaçlanan da gecikmeye tahammülü olmayan işlerde vekâletin geçici olarak devam etmesidir.[91]
İkinci olarak vekâletin devam etmesi mümkün ve caiz olmalıdır. Vekâletin konusu müvekkilin kişiliğini doğrudan doğruya ilgilendirmeyen bir işin ifası ise vekâlet sona ermekle birlikte vekilin müvekkilin menfaati gereğince göreve devam etmekle mükellef tutulabilir. Buna karşılık tedavi edilen hastanın ölmesi yahut müvekkilin bir gayrimenkulün satışı için vekâlet verdikten sonra israf ya da suiidare nedeniyle hacir altına alınması durumunda vekâletin geçici olarak devam etmesi mümkün ve caiz değildir.
Vekilin vekâleti sona ermekle birlikte müvekkilin menfaatlerinin korunması bakımından iş görmeye geçici olarak devam etmesi halinde, vekâletsiz iş görme söz konusu olmaz. Vekâlet ilişkisinin sürdüğü kabul edilir. Çünkü burada iş görme Borçlar Kanunu 397/2’nci maddesi gereğince bir mükellefiyete dayanmaktadır. Kanun, müvekkilin işlerini bizzat görebilecek hale gelene kadar vekile iş görmeye geçici olarak devam etme borcunu yüklemektedir. Ancak vekil, vekâlete konu bütün işleri değil müvekkilin menfaatlerinin tehlikeye düşmesini önleyecek muameleleri yapabilir. Bu bakımdan vekilin iş görme yetkisi bir anlamda sınırlandırılmıştır.[92]