2. Usul İşlemleri
A. Taraflar
Mahkemede davacı(plaintiff)[79], yargı işlemlerini başlatan taraftır. Ceza yargılamasında, suç iddialarını ortaya atan savcı(prosecutor)[80] davacı durumundadır. Hukuk veya ceza davalarında, yargılama işlemini başlatanların karşısında davalı(defendant)[81] taraf bulunur. Mahkemenin en yetkili görevlisi ve uyuşmazlığı çözecek kişi ise hakimdir(judge)[82]. Hakim ya seçilmiştir yada atanmış bir görevlidir[83]. Avukatlar(lawyers or attorneys)[84]yargılama sürecinde, davalı veya davacıyı temsil etmek üzere seçilmiş kimselerdir. Jüri(jury)[85] ise, hakime karar verme sürecinde yardımcı olan vatandaşlar topluluğudur. Jüri üyeleri(Jurors)[86], genellikle seçmen listelerinden veya sürücü belge listesinden seçilerek, mahkeme kararı ile oluşur.
B. İşlemler
Her davada aynı olmamakla birlikte, genellikle dava işlemlerinde izlenen bir usul bulunmaktadır.
a. Davanın Başlaması
Yargılama işlemi(process), şikayet dilekçesinin(complaint)[87], işleme konulması ile başlar[88]. Şikayet dilekçesi çok değişik konuları içerebilir. Örneğin, maddi veya manevi bir zararın karşılanmasına yada belirli davranış düzenlemelerinin ihlal edilmesine ilişkin veya benzeri hususlara ilişkin olabilir. Şikayet dilekçeleri, hukuk davalarında davacı(plaintiff) tarafından, ceza davalarında ise savcı(prosecutor) tarafından hazırlanır. Dilekçede davalının kim olduğu, ne ile itham edildiği yazılır. Dilekçe ilgili mahkeme katibine ulaştırılır. Durum mahkeme tarafından davalıya bildirilir ve savunma yapması yada gereğini yerine getirmesi istenir. Davalı bu durumda çeşitli tercihlere sahiptir. Bu tercihlerden birisi, davalının davayı reddetmesidir(motion to dismiss)[89]. Örneğin, davalı, davacının iddialarının doğru olduğunu ancak, bu iddiaların hukuki sebebin yada hukuki mesnedin olmadığını ileri sürebilir[90]. Davalı diğer bir tercih olarak, iddiaları reddedebilir. Örneğin, sözleşmenin iddia edildiği gibi, ihlal edilmediğini, aralarındaki anlaşmaya göre bunun ihlal anlamına gelmediğini ileri sürerek iddiaları reddedebilir. Davalı savunmasında karşı iddialarda da(counterclaim)[91] bulunabilir[92]. Davalının bu konulara ilişkin olarak ileri süreceği tüm iddialar, deliller, belgeler ve şahitler bu savunma yazısında(pleadings)[93] belirtilir.
b. Esasa İlişkin İnceleme(Discovery)
Federal Usul Kuralları(The Federal Rules of Civil Procedure)[94]ve eyaletlerde bulunan diğer düzenlemeler, esasa ilişkin incelemenin(discovery)[95]ne şekilde yapılacağını belirtmiştir. Mahkeme tarafların iddialarının doğruluğunu, bu düzenlemeler gereğince delil yada ispat aracı olarak kabul edilen belge, bilgi, araştırma ve bilirkişi incelemesi gibi araçları göz önünde bulundurur[96]. Bu işlemler olayın aydınlatılması, tarafların iddialarının doğruluğunu tespit için mahkeme tarafından yapılır[97]. Olayın aydınlatılması işlemi(discovery), ileri sürülen delillerin mahkemece hukuka uygun deliller olduğunu ve davada kullanılmasına izin verildiğinin tespitini de içeren, son derece geniş bir prosedürdür. Örneğin, şahit(witness) ifadesi bu prosedürün bir parçasıdır. Şahidin ifadesine başvurmadan önce, yeminli ifadesi mahkeme raportörü tarafından alınır. Bu işleme “deposition”[98] adı verilir. Şahidin raportör önünde vermiş olduğu ifade ile, daha önce vermiş olduğu ifade birbirini tutmuyor ise, önceki ifadeler yüzünden şahidin ifadelerine şüpheyle bakılır. Hatta yalan şahitlik suçlamasıyla itham(impeach)[99] edilebilir. Raportör bu işlemi yaparken, işlemleri video kaydı altına almaktadır. Mahkeme tarafların ve görgü tanıklarının ifadesine yazılı olarak da başvurabilir. Bu işleme sorgu(interrogatories)[100] adı verilir. Taraflar mahkemede ileri sürdükleri hususları ispatlamak üzere, bilirkişi(expert yada witness) incelemesi talep edebilir[101]. Mahkemeler bu kişilerin bilgi ve tecrübelerinden istifade ederek, iddiaların doğruluğunu araştırır.